Panormiti Koyu: Simi’nin en dikkat çeken yerlerinden biridir Panormiti Koyu. Rodos’tan gelen tekneler genellikle burada mola verir. Yunanlı denizciler için de özel bir yerdir Panormiti çünkü hac yeri saydıkları ‘’Moni Taksiharki Kilisesi’ burada yer alır.
Marathounda Plajı: Simi’de en sık ziyaretçi alan plajlardan biridir Maranthounda Plajı. Çok kalabalık olmaz bu nedenle rahat eder, kafanızı dinlersiniz. Etrafında birçok keçi var ama artık insanlara alışmış olmalılar ki gayet evciller. Denizi muhteşem, hemen yanı başında yer alan restoran harika yemekler çıkarıyor. Özellikle deniz ürünlü makarna ve chicken souvlakiyi denemelisiniz.
Agia Marina: Pedi kasabasında yer alan en güzel plajlardan biridir Agia Marina Plajı. Pedi plajından teknelerle buraya ulaşabilirsiniz. Denizi muhteşem, havası tertemiz. Bayılacaksınız.
Ne yazık ki Datça- Symi feribotları yapılmıyor. Rodos’tan da Symi adasına düzenli seferler yapılmaktadır. Önceki yıllarda Bodrum Simi ve Marmaris Simi seferleri yeterince talep olmadığı için artık maalesef yapılmamakta o yüzden Rodos üzerinden geçiş yapabilirsiniz.
Rodos gezinize de Symi adasını dahil edebiliyorsunuz. Symi; Rodos’tan sadece 24 deniz mili uzaklıkta ve Rodos’a bağlı bir ada olduğu için düzenli seferler bulunuyor. Haftanın her günü farklı saatlerde çok fazla alternatif olduğu için tek tek yazmıyorum ama hızlı katamaran ile 50 dakika’da direk limana varan da , 1 saat 10 dakikada ya da 1 saat 45 dakika’da varan feribot alternatifleri de var. Fiyatlarda süreye bağlı değişiyor. Kısa olanlarda direk Symi merkeze yani limana varıyorsunuz. Diğerinde ise Haç yeri kabul edilen Panormitis bölgesinde durup ziyaret için (30 dakika) zaman verilip sonra merkeze varıyorsunuz. Rodos’tan gececekler için mutlaka Panormatiye uğramalı seçeneği tercih etmelerini öneriyorum çünkü adaya ayak bastıktan sonra kara yoluyla oraya gitmek biraz zahmetli çünkü adanın arka tarafında kalıyor ve günübirlik gittiğinizde de zaman yetmiyor.
Bizim Ege rotamıza bu şekilde ancak yetiştiği için Bodrum’dan günübirlik Symi adasına geçmeye karar vermiştik ama adayı görünce keşke daha çok iznimiz olsaydı da en azından 1 gece bu romantik ada’da geçirseymişiz dedik. O yüzden mutlaka ama mutlaka bu adada 1 gece konaklamanızı tavsiye ederim. O meşhur Yunan taverna eğlencelerinin çoğu adada kalmadığı düşünülürse, sadece bu eğlenceli geceyi görmek tabak kıranları izlemek, sirtaki yapmak felekten bir gece geçirmek için bile adada 1 gece kalmalısınız. Daha çok plaj görmek ve daha sakin sakin gezmek isterseniz o zaman ideali 2 gece konaklamak olacaktır. Konaklama için ise bookingte çok fazla alternatifiniz var. Sizin için güzel Symi otellerini bu linkte listeliyorum.
Symi çok küçük bir ada olmasına rağmen gezecek çok fazla nokta var. Günübirlik gidince adanın tadı damağında kalıyor. Daha sindire sindire keyfini çıkara çıkara tüm o pastel tonlardaki renklerin sakinliğini ruhumda hissederek burda 1 gece de olsa konaklamak çok isterdim. O yüzden vakti ve Euro’su olanlara mutlaka konaklamasını öneriyorum.
Symi adası 2 ana bölgeden oluşuyor: Gialos (Liman bölgesi) ve Chorio (Tepede kalan eski yerleşim yeri)
Symi’ye vardığınızda Gialos liman bölgesine ulaşıyorsunuz. Tekneden mümkün olduğunca önce inecek şekilde kapıya yanaşıp iner inmez de sağa doğru koşar adım giderek pasaport kuyruğuna girmek gerekiyor. Biz tekneden indik bir baktık kontrolsüz adadayız. Elimizi kolumuzu sallayarak gezmeye başlayabilirdik ama yine de symi damgası olmalı pasaportumuzda dedik:) Önce afallayıp sonra sorarak sağa doğru ilerleyip pasaport kuyruğuna girdik. Size önden söylüyorum ki sıcakta o sırada fazla kalmayın. Yaklaşık 1 saat sürdü sağolsun yunanların özellikle yavaş yavaş yaptıkları pasaport kontrolleri. Dönüşte de aynı kuyruk olmasın diye pasaportlarınız girişte alınıyor ve feribota binerken size dağıtılıyor. En azından dönüşte sıra beklemeniz ya da kontrol var diye erken dönmeniz gerekmiyor.
Ada’da mutlaka görülmesi gereken yerlerin başında. Adanın ters tarafında kaldığı için ulaşımı uzak ve zorlu olan Panormitis koyu geliyor. Biz günübirlik geldiğimiz için açıkcası burayı görmek için zorlamadık ama konaklama yapacak olsaydık mutlaka görürdük. Bu koya ulaşmak için limandan taksi ayarlayabilir, araba-motor kiralayabilir ya da ada otobüsünü bekleyebilirsiniz. 25 kmlik bayağı dar ve virajlı yolun en az 45 dakika sürdüğü unutulmamalı.
Bu koyda yer alan Moni Taksiharki Mikhail Kilisesi, 4 büyük melekten biri olan ve doğa olaylarını idare ettiğine inanılan Mikail adına yapılmış. Yunanlı denizciler Mikail’in On İki Ada ve Simi’nin koruyucusu olduğuna inandığı için bu kilise hac yeri olarak kabul ediliyor ve Ortodokslar için en kutsal kiliselerden biridir. O yüzden işte Rodos’tan gelen bazı feribotlar haç görevi gibi kutsal olan bu kiliseye uğruyorlar. Kilisede yer alan Aziz Mikhail ikonasına yüz süren Hristiyanlar hacı oluyorlarmış.
Simi merkeze yani limana en yakın kasaba Pedi. Sadece 5 km mesafede yer alıyor. Denize girmek için de en güzel plajlar ya bu kasabada yer alıyor ya da bu kasabadan kalkan tekneler ile ulaşılıyor. Pedi kasabası dediğime bakmayın çok küçücük bir yer. Sadece 2-3 restaurant, 1-2 ev, kilise, bakkal ve denize nazır motel var. Ses yok yerine bolca huzur var. Kasabaya ulaşmak için limandan kalkan taksileri kulanırsanız 4,5 Euro tutuyor, otobüs ile giderseniz ise sadece 1,5 Euro’ya Pedi kasabasında plajın önünde inebilirsiniz. otobüsşer ise her yarım saatte bir kalkıyor.
Powered By DataNet Bilgi Teknolojileri